Yazmadan önce okumayı öğrenmemiz gerekiyor

Osmanlıca çalışmalarda ilk hedef toplumun osmanlıcayı okuyabilecekleri ortamların oluşturulmasıdır.

Osmanlıca yazmayı öğrenmenin en kestirme ve kolay yolu osmanlıca okumaktır. Ne kadar çok osmanlıca metinler okunabilirse o kadar hızlı bir şekilde yazabilme kabileyeti artacaktır.

Bugün türkiyede yunanistanın nüfusu kadar okuyabilecek kitle varken yazma konusu iç açıcı değildir. Bu tıpkı yeni bir dil öğrenen kişinin karşı tarafın dediklerini anlayıp konuşamaması gibidir. Anlamak için kelimelerin karşılığı bilmek gerek  Konuşabilmek için bol bol konuşup pratik yapmak gerekir.

Osmanlıca pratik yapabileceğimiz okuyabileceğimiz ortamlar kısıtlı. Bu yüzden göz aşinalığı oluşturabilmek için okunabilecek ortamlar oluşturulmalı. Okudukca göz kelimelerin yazılışlarına alışacak ve beyne yerleşecektir. Ne kadar çok osmanlıca okunursa o kadar da kalıcı izler bırakacaktır.

Okumayı iyileştirdikten sonra osmanlıcayı yazmak çantada keklik gibidir. Hiç sıkıntı çekmeden kişi yazmaya da başlar.



O yüzden osmanlı projesi kapsamında ilk hedef pratik yapmaya fırsatlar vermek olmalı.

Bunun için en kestirme ve kolay çözüm yüzde yüz osmanlıca siteler kurmaktır. Site içinde hiç bir şekilde latin harfleri geçmemeli. Bugün sosyal medya üzerinden inanılmaz osmanlıca paylaşımlar zaten var. Artık bu emekler bir adım öteye taşınmalı. Bu küçük adımlar büyük projelere öncülük etmeli.

Her alanda, her kategoride siteler olmalı. Sosyal hayatın içinde olmalı.

Günlük haber siteleri olmalı. Haberlere bakmak isteyen hem osmanlıcasını geliştirirken hem de haber okumuş olmalı. Bir taşla iki kuş..

Alışveriş siteleri, osmanlıca bloglar, her osmanlıca meraklısı kendi alanına uygun osmanlıca bloglar açmalı. Hangi alanda sektörde uzmansa o saha ile alakalı osmanlıca bilgiler oluşturmalı. Bunları blogları üzerinden paylaşarak, osmanlıcanın çağımıza adaptasyonuna katkı sağlamalı. ayrıca o sektörde olanlar  bilgi sahibi olurken  osmanlıcalarını da geliştirirler.

Osmanlıca yazmakta sıkıntı yaşıyorum. Doğru yazdığımdan tam emin olamıyorum. Yanlış yapmaktan korkuyorum diyenler ise; Eski osmanlıca kitapları teker teker satır satır yazarak internette paylaşabilirler. mesela satın alacakları eski osmanlıca bir kitabı, açacakları bir blogtan gün gün yazarak paylaşabilirler. Alın size zahmetsiz dertsiz belasız yüzde yüz osmanlıca site. İstanbulu yeniden feth etmeye gerek yok..  Biz zaten feth ettik.. osmanlıcayı sıfırdan doğurmuyoruz zaten ortada bin yıllık kütüphane raflarında tozlar içinde arşivimiz var. Onları bile gün yüzüne çıkarsak süper birşey..

Osmanlıca sevdalısmısın. Haftada bir gün kütüphaneye git. Ve oradaki bir osmanlıca kitabı al, sayfa sayfa oluşturacağın bir bloga aktar. Ya da bizimle irtibata geç, sana ortam oluşturalım oraya ekle.. Kütüphaneye gidemiyorsan o kitabı biz sana verelim, direk yaz aktar.

Okunabilecek osmanlıca içerikler internette cogaldıkca okuyacak kitle sayısı da artmaya başlayacaktır.  İnsanlar okudukca özgüven kazancak ve bir gün onlar da osmanlıca yazmaya başlayacak. Bu döngü böyle birşey. Fakat herşey ilk önce osmanlıca okunabilecek ortamlar oluşturmakta saklı.

Ve her kitlenin alına göre osmanlıca siteler olmalı. Örneğin en uc nokta söyleyim, osmanlıca bilgisayar dersleri.. Bir site düşünün PHP, ASP, JAVA, Android, mobil bunların hepsini osmanlıca olarak anlattığını düşünün... bir taşla iki kuş.. hem osmanlıca öğrenmek isteyip hem bu dilleri öğrenmek isteyenler için müthiş bir proje olur. Adım adım bir taşla bin kuş..

durmak yok.. osmanlıca seferberliği için kolları sıvama vakti..


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder