Osmanlıca çalışmalarımız ile alakalı morelimizi bozmak isteyenler olur. Motivasyonumuzu düşürücü yorumlarda bulunabilir. Bizim bu projeye odaklanmamızı istemeyenler olabilir. Bizi düşündüklerini iddia edebilirler. Bizim için düşündüklerini dile getirebilirler. İleri geri konulabilirler.
Çevremizdeki insanların ne dediği asla önemsiz.. Onlar ne söyler, ne eder, nasıl yoldan döndürmeye çalışır umrumuzda değil. Biz hedefimize ulaşmak için mücadele etmek zorundayız.
Boş boş oturup film dizi izlemek mi istersin yoksa iki satır osmanlıca kelime yazmak mı istersin?
Boş boş oturup yıllarca bitiremediğin dedikoduyu yapmak mı istersin yoksa ecdadın için tarihi görevini mi yerine getirmek istersin.
Osmanlıca bizim kültürümüzün bir parçası. Etle tırnak gibi. Ayıramaz, kesemez, parçalayamazsın. Türklüğümüzün özü.
Osmanlıcayı olduğundan farklı yere koymak isteyenler olacak. Bize ait değilmiş gibi lanse edip ingilizceyi almancayı bizim parçamızmış gibi sarılanlar olacak. Osmanlıdan kalan bir eseri hakir görüp ingiliz müsveddesi önünde saygı duruşuna geçecek olanlar olabilir. Dini değerleri hakir göstermeye çalışacan aşağıklar olabilir. Sapla samanı karıştıran, siyasi emelleri için değerlerimizi alet etmek isteyenler olabilir. Bizi yıldırmamalılar.
İt havlar kervan yürür.. Onlar sadece havlayacaklardır. İt'in tabiatında yaratılışında var olan şeydir havlamak. Ağzı olan konuşur. Önemli olan icraattır. O konuşanlar ne yapıyor? Sosyal medya kahramanlığı yapmaktan öteye geçebiliyor mu? Ne kuş olup uçabiliyorlar, ne deve olup yük taşıyabiliyorlar. Ama kuşa da karışıyorlar, deveye de.. İşlerine geldiği gibi..
İstemezük zihniyetinde bunlar. Bunlar osmanlı döneminde de vardı, merak etmeyin. O zamanlarda da herşeye istemezük derler, bir bahane gerekçe bulurlardı.
Takmayın kafaya.. İşinize gücünüze bakın.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder